Üsküdar Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisi | Altunident ile Uzman Endodontik Çözümler
Açık apeksli dişler, genellikle genç bireylerde kök gelişimini tamamlamamış dişlerde görülür ve klasik kanal tedavisi yöntemleriyle tedavi edilmesi zordur. Bu durumda özel materyaller ve ileri endodontik teknikler kullanılarak dişin canlılığı korunur ve kök gelişiminin tamamlanması sağlanır.
Altunident, Üsküdar Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisi alanında uzman diş hekimleri ve modern cihaz altyapısıyla, doğal dişin ağızda kalmasını hedefleyen etkili ve kalıcı çözümler sunar.
Bu özel tedavi, yalnızca dişin çekilmesini önlemekle kalmaz, aynı zamanda fonksiyonel bütünlüğünü de koruyarak uzun vadeli başarı sağlar.
Açık Apeksli Diş Nedir?
Diş kökü gelişimini tamamlamadan canlılığını kaybettiğinde, kök ucunda “açık apeks” adı verilen geniş bir açıklık oluşur. Bu durum, genellikle diş travması, enfeksiyon veya çürük nedeniyle dişin pulpasının (sinir dokusunun) ölmesi sonucu ortaya çıkar.
Klasik kanal tedavisinde dolgu malzemesinin kök ucunda sızdırmaz şekilde uygulanması gerekir. Ancak açık apeksli dişlerde kök ucu tam kapanmadığı için bu işlem daha karmaşık hale gelir.
Altunident’te uygulanan modern Üsküdar Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisi, bu tür dişlerin kaybedilmeden tedavi edilmesini sağlar.
Üsküdar’da Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisi Nasıl Yapılır?
Altunident’te açık apeksli dişlerde kanal tedavisi, dijital görüntüleme ve mikroskobik inceleme eşliğinde gerçekleştirilir.
Tedavi süreci şu adımlardan oluşur:
1. Tanı ve Görüntüleme:
Dişin durumu, dijital röntgen veya 3D tomografi ile değerlendirilir. Kök kanalının genişliği, uzunluğu ve açık apeksin boyutu belirlenir.
2. Enfekte Dokunun Temizlenmesi:
Kök kanalı, özel antiseptik solüsyonlar kullanılarak dikkatle temizlenir. Enfekte veya nekrotik (ölü) dokular tamamen uzaklaştırılır.
3. Apexifikasyon (Kök Ucu Kapatma):
Açık apeksli dişlerde kök ucunun kapanması için MTA (Mineral Trioksit Agregat) gibi biyouyumlu materyaller kullanılır. Bu materyal, doku yenilenmesini teşvik eder ve kök ucunda doğal bir bariyer oluşmasını sağlar.
4. Kanal Dolgusu:
Kök ucu kapandıktan sonra kanal, sızdırmaz şekilde doldurulur. Ardından diş, dolgu veya porselen kaplama ile restore edilir.
5. Takip ve Kontrol:
Tedavi sonrası 3–6 ay aralıklarla yapılan kontrollerde kök gelişimi ve doku iyileşmesi takip edilir.
Bu süreçte Altunident’in modern endodontik cihazları, mikroskobik büyütme sistemleri ve deneyimli hekim kadrosu, tedavinin başarısını artırır.
Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisinin Amacı Nedir?
Dişi çekimden kurtarmak
Kök gelişiminin tamamlanmasını sağlamak
Dişin fonksiyonunu ve dayanıklılığını korumak
Enfeksiyonun yayılmasını önlemek
Estetik bütünlüğü yeniden kazandırmak
Altunident olarak Üsküdar’da, açık apeksli dişlerde doğal dişi koruma yaklaşımını esas alıyoruz. Bu sayede hem fonksiyonel hem estetik açıdan kalıcı çözümler sunuyoruz.
Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisi Hangi Durumlarda Gerekir?
Diş travması (darbelere bağlı sinir ölümü)
Geniş çürükler sonucu sinir dokusunun etkilenmesi
Önceden başarısız kanal tedavisi uygulanmış dişler
Kök gelişimini tamamlamadan canlılığını yitirmiş genç dişler
Altunident’te her hasta için dijital analizlerle kişiye özel tedavi planı hazırlanır.
Üsküdar Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisi Sonrası İyileşme Süreci
Tedavi sonrası hastalar genellikle aynı gün normal yaşamlarına dönebilir. Hafif hassasiyet veya basınç hissi birkaç gün sürebilir, ancak bu durum kısa sürede geçer.
Altunident hekimleri, tedavi sonrası kök gelişimini ve doku yenilenmesini düzenli olarak takip eder.
Diş tamamen güçlendikten sonra, gerekirse estetik dolgu veya lamina ile görünüm desteklenir. Böylece hem sağlıklı hem estetik bir sonuç elde edilir.
Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisinin Avantajları
Dişi çekimden korur, doğal yapıyı muhafaza eder.
Diş kökünün güçlenmesini sağlar.
Tek seansta veya kısa sürede tamamlanabilir.
Ağrısız ve konforlu bir işlemdir.
Uzun vadede dişin fonksiyonelliğini sürdürür.
Altunident’te Üsküdar Açık Apeksli Dişlerde Kanal Tedavisi, hem mikroskobik hassasiyet hem de biyouyumlu materyallerle uygulanarak en yüksek başarı oranı hedeflenir.